12 Mayıs 2011 Perşembe

Ebru Sanatının Bazı Manevi Hususiyetlerine Dair...

   Sanatkâr kendini ya da kendisi ile ilgili bir şeyleri ifade etmek, yansıtmak kaygısında değildir. (Eğer böyle bir intiba hasıl oluyorsa , bu aslında sanatkarın üslûbunun ve renklerinin tabii aksinden ibarettir.) Hatta eserde tercih edilen motifler bile herhangi bir fikir ya da kavrama atıfta bulunuyorsa, sanatkarın ifade etme kaygısından değil, o desen ya da motifin ait olduğu kültür içerisinde kazanmış olduğu objektif değer ve sembolik mananın çağrışımlarından kaynaklanmaktadır.
Aslında ebrû ( geleneksel usuldeki ebrû ) bir içe yönelme, kendine yönelme, zahirde var olanı ve katman katman örtüleri sıyırarak zihni aslî benliğe doğru farkında olmadan bir seyahate alıştırma sanatıdır;tabii ki bu maksada uygun çalışanlar için. Ancak ebrû bu maksada ulaşmada esas yol değil, zihni ister istemez varlığı işgal eden fikir ve kaygılardan sıyırmaya, soyutlamaya bir vesile olma cihetiyle bir alıştırma ve yönlendirme, belki bir konsantrasyon vasıtasıdır.
Yani sanatkarın kendisi yada kendisine ait farz ettiği ne varsa onları ifade etmek değil, bilakis onlardan soyutlanarak kendisine bir yol aralaması söz konusudur. Diğer İslamî sanatların da ruhunda bu olmakla beraber, onlarda aynı zamanda Sanî-i Hakiki veya onun sanatlarına dair bir kısım objektif düsturları aksettirme, ifade etme gayreti hakimdir. Ebrû Sanatı`nın tabiatında ise sanatkarın iradesi özel olarak böyle bir amaca yönelmedikçe bu husus yoktur. Doğrudan soyutluk hakimdir.Kendine her daim hayran bırakmasının sebeplerinden biri de budur belki de kim bilir öyle değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder